ana_sayfa
FAALİYETLER
Yazılı Soru Önergeleri
Genel Kurul Soruları
Kanun Teklifleri
Sözlü Soru Önergeleri
Makalelerim
Genel Kurul Konuşmaları
Yazılı S.Ö.(Cevaplanan)
Meclis Araştırma Önergeleri
Yazl Soru nergeleri > THY işten çıkartmalar hakkında
13/10/2010

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını; Anayasa’nın 98 ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince saygılarımla talep ederim.




Yılmaz TANKUT
MHP Adana Milletvekili

Bugün bir taraftan Türkiye’nin krizden çıktığı, Türkiye’nin büyüme rekorları kırdığı savunulurken diğer yandan işsizliğin giderek daha fazla arttığı gerçeği sürecinde bazı sektörlerde tenkisat uygulamalarına başvurulması dikkat çekmektedir.

Buna son örnek Türk Hava Yolları (THY) olmuştur. Yurt genelinde şimdiye kadar sayısı 200’e yaklaştığı tahmin edilen tenkisat kapsamında Adana’da 12 kişi, çalıştıkları Adana Havaalanı’ndaki işlerinden çıkarılmışlardır. 5 Ekim 2010 tarihinde başlayan işten çıkartma sürecinin devam edeceğinden büyük endişe duyulmaktadır. Tam da bayram arifesinde yapılan bu tasarruf, sosyal devlet anlayışı ile örtüşmemiştir.

THY’nın işçilere gönderdiği fesih yazısında, “Ortaklığın yer işletmeciliği hizmetlerini Turkish Graund Service’ye (TGS) devretmesine bağlı olarak yeniden yapılanma sonucunda ortaya çıkan istihdam fazlalığı” gerekçe gösterilmiştir.

Oysa, işçilerin örgütlü olduğu Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Hava-İş) ile THO arasında 28 Mayıs 2010 tarihinde akdedilen ve 1.1.2009 - 31.12.2010 yürürlük tarihli sözleşmenin 8. Maddesinin B fıkrasında “Sendika üyesi personelin; çalıştığı işyerinin kısmen veya tamamen kapanması halinde veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi halinde, işveren, işçiyi işletmenin başka bir işyeri veya bölümlerinde istihdam eder” denmektedir.

Bu maddeye ne yazık ki sadık kalınmamıştır. Üstelik, yer hizmetlerinin devredildiği şirket de, yine THY’nın yüzde 50 ortağı olduğu, THY Yönetim Kurulu Başkanı’nın yine Yönetim Kurulu Başkanı olduğu, yine THY’nın bir çok Yönetim Kurulu Üyelerinin de aynı görevini sürdürdüğü TGS firmasıdır. Dolayısıyla işveren kısmen değişmiştir. Yöneticileri ise hemen hemen aynıdır.

8 Mayıs 2010 tarihli sözleşmenin imza töreninde THY Genel Müdürü Temel Kotil’in “Altına attığımız her imza, verdiğimiz her söz bizim namusumuzdur” sözüne rağmen ortada hiçbir söz kalmamıştır. Bu uygulama, THY’nın kriz dönemlerinde maaşlarından feragatta bulunan işçilerimize karşı yapılmış ihanettir.

Öte taraftan işten atılan arkadaşlarımızın önemli iddiası dikkate değerdir. Bu tenkisatın aslında, 2011 seçim sürecinde yandaşlara yer açma operasyonu olduğu öne sürülmektedir. Netice itibarıyla, her haliyle kanunsuzluk, adaletsizlik, vicdansızlık olarak kabul gören bu karardan bir an önce vazgeçilmesi gerekmektedir.


Bu hususlar çerçevesinde;

1- THY’ndan işten çıkartmaların sebebi nedir?

2- Bu tenkisatın, 2011’deki genel seçim sürecinde partinize yakın olanlara yer açma amacı taşıdığı iddiaları doğru mudur?

3- Bayram arifesinde işçilerin sokağa atılmasını etik ve vicdani buluyor musunuz? Bu uygulama sosyal devlet ilkesiyle örtüşmekte midir?

4- Kanunlar dahilinde iki taraf arasında yapılan sözleşmeye neden ahde vefa gösterilmemiştir? Sözleşme maddelerine neden sadık kalınmamıştır?

5- Bu vefasızlık nedeniyle vatandaşın Devletine olan güveni zedelenmeyecek midir?

6- THY Genel Müdürü Temel Kotil’in “Altına attığımız her imza, verdiğimiz her söz bizim namusumuzdur” diyerek imza attığı sözleşmeyi bozmayı gerektirecek zorlayıcı asıl sebep nedir?

7- Yer hizmetleri işletmeciliği neden TGS’ye devredilmiştir?

8- Amaç THY’nın karlılığını artırmak mıdır?

9- Şayet karlılığı artırmak ise, THY’nın ÖİB’ya ait hisselerinin satışı için bir ön hazırlık mı yapılmaktadır?

10- Bu sosyal devlet anlayışı ile örtüşmeyen tasarruftan haberiniz yoksa, tenkisatı durdurma, çıkarılan işçileri geri alma konusunda girişimlerde bulunacak mısınız?

11- “Altına attığımız her imza, verdiğimiz her söz bizim namusumuzdur” demelerine rağmen sözünde durmayanları ve bu ahde vefasızlığa emir ve telkinleriyle, aldıkları kararlarla destek olanlar hakkında soruşturma açılması lüzumuna inanıyor musunuz?

,